Salı, Ağustos 19, 2008

sinirliyim çok çok çok çok çok hem de.
hayatıma soktuğum onca gereksiz insan yüzünden sinirlenmek hiç hoşuma gitmiyor oysa.
arkadaş diyip sırlarımı paylaştığım, dost diyip bağrıma bastığım, hatta kardeşim diyip olanca sevdimi sunduğum insanların ne kadar gereksiz, ikiyüzlü ve bencil olduklarını gördükçe içim ürperiyor.

yüzlerine taktıkları 'iyilik timsaliyim' maskelerini çıkarıp atmak, maskelerinin üzerinde zıplamak istiyorum. benmerkezci yaşam biçimlerinin içinde kendilerinden başka aslında kimseyi sevemediklerini anlayamamalarını, anlayabiliyorum. kendilerini bi bok sandıklarından, her şeyi anlayacaklarını sanıyorlar oysa içleri o kadar boş ki... o boşluğu göstermemek için o kadar çabalıyorlar, kendilerini süslüyüp öyle güzel püslüyorlar ki, bir an kaptırıveriyorsun benliğini.

aynı kendileri gibi insanlardan gelen o 'müthişsinnn!' nidalarına o kadar yürekten inanıyorlar ki, senin neden çekip gittiğini düşünmüyorlar bile. cücük beyinlerinin içinde sen suçlusun çünkü. sen ona layık olamadın. bağışlanmayı sen hakediyorsun ya, onlar da seni alttan alıyorlar.
işin komik yanı, sen böyle düşündüklerini biliyorsun. susuyorsun çünkü bu düelloda kazanma şansın yok. sen onlar kadar kaz kafa olamazsın. insanlara değer vermeden onların yanında duramazsın. hatta sevemezsin saygı duymadığın birini. hatta hatta nefret dahi edemezsin. içindeki o kocaman boşluğa katıverirsin o dost bildiklerini de. boşlukta yitip gidiverirler. aynı içinden kalbinden gittikleri gibi.

işin komiği, bu yazıyı üstüne alınacak o kadar kişi var'dı'ki hayatımda, kime ve neye yazdığımı anlamayacak kadar aptaldılar.

Hiç yorum yok: