Çarşamba, Ağustos 25, 2010

http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalHaberDetay&ArticleID=1015446&Date=25.08.2010&CategoryID=97

Neden bilmiyorum; yüreğime dokundu.
Sarstım kendimi bir kez daha.
İçimin boşluğu yankılanınca, sustum.
Bunu hak ediyor muyum?
Eğer hak ediyorsam! Daha çok çalışmalıyım.
Şikayetçiyim kendimden; evet.
Her zamanki gibi şikayetçiyim.

Odaklanamıyorum artık hiçbir şeye.
Oysa her şey o kadar net olmalı ki.
Oturmak düşünmek için çok güzel günler bunlar.
Ama ben hak edemiyorum bir türlü huzuru.

Yüreğime dokundu bu haber;
Ben hergün saçmasapan şeyler yaparken BURADA
O çocuk, okumak için öldü!
Bu sanırım duygu sömürüsüz bir 'ilk' haberdi benim için
Taa dibine dokundu yüreğimin.
Affetmicem kendimi
Eğer başaramazsam
İyi bir öğretmen olmayı, iyi bir insan olmayı, iyi bir akademisyen olmayı
çalışkan olmayı..
Yüklenmeye devam edicem kendime,
Sırf bu haber gelsin diye aklıma, sırf boşuna ölmemiş olsun diye belki.
Ama ne keder, ölen geri gelmiyor.

Sadece şimdi içimdeki bu duyguyu aktarırsam dedim
kendime
yüklenmemin bir nedeni olur en azından.
Kendimi hor görmemin bir nedeni...
Çünkü çalışmanın bana verdiği hazzı başka bir şey vermiyor.
Ya da vermemeli.

Belki çok ileri gidiyorumdur, kısıtlıyorumdur kendimi ama
denediğim hiçbir şey bana öğrenmek kadar iyi gelmiyor.